Notice: _load_textdomain_just_in_time işlevi yanlış çağrıldı. Translation loading for the honeypress domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Ayrıntılı bilgi almak için lütfen WordPress hata ayıklama bölümüne bakın. (Bu ileti 6.7.0 sürümünde eklendi.) in /var/www/wp-includes/functions.php on line 6114
Vergi Cezalarının Ödenmesi ve Kalkması | Mali Rehberim

Vergi Cezalarının Ödenmesi ve Kalkması

Vergi Cezalarının Ödenmesi ve Kalkması

Vergi Cezaları

Vergi cezalarının ödenmesi, yanılma ve görüş değişikliği, pişmanlık ve ıslah, ölüm, mücbir sebepler, zamanaşımı, cezalarda indirim, af ve vergi hatalarının düzeltilmesi/uzlaşma vergi cezalarını ortadan kaldırır. Bunları detaylı bir şekilde inceleyelim.

Vergi Cezalarını Ortadan Kaldıran Haller

1.Ödeme: Vergi Usul Kanunu 368.maddede düzenlenmiştir. Cezaya karşı vergi mahkemesinde dava açılmamışsa, dava açma süresinin bittiği tarihten 1 ay içinde ödenir. Eğer dava açılmışsa, ihbarnamenin mükellefe tebliğ tarihinden başlayarak 1 ay içinde ödenir.

2.Yanılma ve Görüş Değişikliği: Vergi Usul Kanunu 369.maddede düzenlenmiştir. Yetkili makamların mükellefe yazıyla yanlış bir izahat vermesi ya da hükmün uygulanma tarzında bir değişiklik olması durumunda vergi cezası kesilmez ve gecikme faizi hesaplanmaz. Değişen sirküler yayımlandığı tarihten itibaren geçerli olur ve geriye yürümez.

3.Pişmanlık ve Islah: Beyana dayanan vergilerde eğer mükellef vergi cezasını gerektiren bir beyanda bulunduysa ve bunu fark ettiyse Vergi Usul Kanununun 371.maddesi gereğince bir dilekçe ile vergi dairesine başvurur. Bu durumda, mükellefe ceza uygulanmaz. Pişmanlık dilekçesine bu linkten ulaşabilirsiniz. https://malirehberim.com/dilekceler/

Vergi kanunlarına aykırı davranılsa ve vergi ziyaına sebebiyet verilse dahi vergi dairesi tarafından mükelleflere bir fırsat tanınır ve belli şartlarda ceza kesilmez, kaçakçılık hükmü uygulanmaz.

Pişmanlık ve ıslahın bazı şartları vardır. Bu şartlardan birinin gerçekleşmemesi halinde pişmanlık hükümlerinden yararlanılamaz.

  • Bir muhbir, dilekçe ya da tutanağın resmi kayıtlara geçirilmesi kaydı ile mükellefin yanlış beyan verdiğini vergi dairesine bildirmemiş olması gerekir.
  • Haber verme dilekçesinin, ilgili memurlarca vergi incelemesine başlandığı ya da takdir komisyonuna sevk edildiği tarihten önce verilmiş olması gerekir.
  • Hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin, mükellefin haber verme dilekçesinin verildiği tarihten başlayacak şekilde 15 gün içinde verilmiş olması gerekir.
  • Eksik ya da yanlış yapılan beyanın, haber verme dilekçesinin verildiği tarihten başlamak kaydıyla 15 gün içinde düzeltilmesi gerekir.
  • Ödeme süresi geçen ve haber verme dilekçesi ile bildirilen yanlış beyanın 6183 sayılı Kanunda bildirilen bir zamla haber verme tarihinden başlayarak 15 gün içinde ödenmiş olması gerekir.

Pişmanlık ve ıslah kapsamına giren vergi türleri şunlardır;

  • Gelir vergisi
  • Kurumlar vergisi
  • Katma değer vergisi
  • Özel tüketim vergisi
  • Banka ve sigorta muameleleri vergisi
  • Gelir stopaj vergisi
  • Değerli konut vergisi
  • Veraset ve intikal vergisi
  • Beyanname verilmese dahi tapu harcı gibi vergiler de bu kapsama dahildir

Pişmanlık ve Islah

Pişmanlık ve Islah ile İlgili Örnek:

Nisan 2021 döneminde ait KDV beyannamesinin 26 Mayıs 2021 tarihine kadar verilmesi gerekmektedir. Bu tarihe kadar verilmeyen beyanname, kanuni süresi geçtikten sonra 15 Haziran 2021 tarihinde pişmanlık kaydıyla verilmesi durumunda 15 günlük ödeme süresi kapsamında 30 Haziran 2021 tarihine pişmanlık zammı ile ödenmesi gerekmektedir. Bu şartlara uyulduğunda mükellefe vergi ziyaı cezası ve kaçakçılık hükümleri uygulanmaz, VUK 355.maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilir.  (Bu bağlantıya tıklayabilirsiniz)

 

Pişmanlıkla ilgili olarak İSMMMO’nun Mali Çözüm dergisinde pişmanlık konusu ile ilgili yayınlanan makale;

 

4.Ölüm: Vergi Usul Hukukunun 372.maddesine göre ölüm halinde vergi cezası sona erer.

5.Mücbir Sebepler: Vergi Usul Hukukunun 373.maddesine göre eğer mücbir sebeplerden herhangi birisinin varlığı belgelenirse idarece ergi cezası kesilmez.

6.Ceza Kesmede Zamanaşımı: Vergi Usul Hukukunun 374.maddesine göre şu durumlarda vergi cezası kesilmez.

  • Vergi ziyaı cezasında, cezanın doğduğu takvim yılını takip eden 1.gününden başlayarak 5 yıl
  • Özel usulsüzlük cezalarında, usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın 1.gününden başlayarak 5 yıl
  • Usulsüzlük cezalarında, usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın 1.gününden başlayarak 2 yıl
  • Vergi ziyaı cezası ve usulsüzlüğün birleşmesi durumunda, vergi ziyaı cezası için belirlenen süre geçerlidir.

7.Vergi Cezalarında Yapılan Hatalar: Vergi Usul Hukukunun 375.maddesine göre idarece yapılan hatalar düzeltildiğinde ceza ortadan kalkmış olur.

8.Vergi Ziyaı, Usulsüzlük ve Özel Usulsüzlük Cezalarında İndirme: VUK 376.maddesine göre tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde ilgili vergi dairesine müracaatla vadesinde ödeneceği bildirilirse;

  • Vergi ziyaı cezasından birinci defada yarısı, sonrakilerde üçe biri
  • Usulsüzlük cezalarında üçte biri indirilir.

Mükellef eğer ödeyeceğini bildirdiği vergi cezasını yazılı süre içinde ödemezse ya da dava konusu yaparsa 376.madde hükmünden yararlanamaz.

9.Af: Belli zamanlarda çıkartılan af ile cezalar indirilir.

10.Vergi Hatalarının Düzeltilmesi ve Uzlaşma: Kaçakçılık ve kaçakçılığa iştirak hallerinde uzlaşma yolu kapalıdır. Kısmi uzlaşma talep edilebilir. Uzlaşma, vergi cezası ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde yapılır.  Uzlaşmaya gerekçe olacak şartlar şöyledir;

  • Vergi cezasına sebebiyet verilmesinin kanun hükümlerine yeterince nüfuz edememekten
  • Yanılmadan kaynaklanma
  • Vergi hataları ile bunun dışında her türlü maddi hata bulunduğunun
  • Yargı kararları ile idare arasında ihtilaf olması durumlarında uzlaşmaya başvuru yapılabilir.
  • Uzlaşma vaki olmadığında ya da temin edilemediğinde yeniden uzlaşma talep edilemez.
  • Uzlaşmanın vaki olmaması durumunda mükellef ya da ceza muhatabı; tahredilen cezaya ya da kesilen cezaya, uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağın kendisine tebliğinde itibaren genel hükümler çerçevesinde ve yetkili vergi mahkemesi nezdinde dava açabilir. Dava açma süresi bitmiş ya da 15 günden az kalmışsa bu müddet tutanağın tebliği tarihinden itibaren 15 gün uzar.
  • Uzlaşma vaki olduğunda;

– Uzlaşma tutanağı, vergi ve cezalarının ödeme zamanlarından önce ilgiliye tebliğ edilmişse kanuni ödeme zamanlarında

– Ödeme zamanları kısmen ya da tamamen geçtikten sonra tebliğ edilmişse, ödeme süreleri geçmiş olanlar uzlaşma tutanağının tebliğinden itibaren 1 ay içinde ödenir.

 

Tarhiyat Öncesi Uzlaşma (Ek Madde 11):

Tarhiyat öncesi uzlaşma, vergi incelemesine dayanılarak tarh edilecek vergilerle ilgili kesilecek cezalarda uygulanır. Kaçakçılıkla ve kaçakçılığa iştirakle ilgili fiiller bu kapsam dışında bırakılmıştır. Tarhiyat öncesi uzlaşma için, inceleme yapılan kimse kendisi ya da vekili ile yazılı olarak; incelemeyi yapan elemana ya da bağlı bulunduğu ekip ve ya grup başkanlığına incelemenin başladığı tarihten tutanağın düzenlenmesine kadar geçen süre içinde talepte bulunması gerekir. Eğer tarhiyattahn önce uzlaşmaya varılırsa tutanakla tespit edilen bu husus hakkında dava açılamaz. Uzlaşılan vergi miktarı üzerinden gecikme faizi hesaplanır. Eğer uzlaşma gerçekleşmezse mükellefler, verginin tarhından ve cezanın kesilmesinden sonra uzlaşma talep edemezler.

Danıştay 4. Dairesi, 30.09.2021 tarihli ve E.2018/459, K.2021/4770 sayılı kararında;
Danıştay 4. Dairesi kararında VUK Ek 11’nci maddede düzenlenen tarhiyat öncesi uzlaşmada, sınırlama getirilmemiş usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları da dahil verginin tarhı ve cezanın kesilmesinden önce uzlaşma yapılmasına olanak tanındığı gibi, uzlaşma süresine ilişkin bir sınırlama da öngörülmediğini, vergi incelemesine dayandırılan tarh edilecek vergi ve kesilecek cezalarda mükelleflerin verginin tarh edilmesi ya da cezanın kesilmesinden önce; incelemenin başladığı tarihten, inceleme ile ilgili son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar uzlaşma talebinde bulunmaları mümkün olduğunu, VUK Ek 11’inci maddesinin son fıkrasıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı’na verilen yetki çerçevesinde çıkarılan, Kanun’da yer alan hükümleri açıklayan ve ayrıntıları düzenleyen Tarhiyat Öncesi Uzlaşma Yönetmeliği’nin iptali istenen 9’uncu maddesinin son fıkrasında ise tarhiyat öncesi uzlaşmada, tarh zamanaşımının sona ermesine üç aydan az süre kalması halinde, mükelleflerin bu haktan yararlanmalarının engellenmesinin kanunda öngörülmeyen bir sınırlamanın tebliğle yapılması sonucunu doğuracağını, bu
durumun kuvvetler ayrılığı ilkesine ters düştüğü gibi fonksiyon gaspına da yol açacağından ilgili düzenlemede hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşarak, 31/10/2011 gün ve 28101 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Tarhiyat Öncesi Uzlaşma  yönetmeliği’nin 9’uncu maddesinin 3’üncü fıkrasında yer alan “İncelemenin sonuçlandığı tarihte tarh zamanaşımının
sona ermesine üç aydan az bir zaman kalması halinde mükellefe uzlaşma talebinde bulunup bulunmadığı sorulmaz ve uzlaşma talebinde bulunmaya davet edilmez. ” şeklindeki cümlesinin iptaline karar vermiştir. (Kaynak: TÜRMOB)

 

Uzlaşma Dilekçesi

 

Yardımcı Kaynak: Ozan Bingöl (Veri Mevzuatı Uygulamaları)
Paylaşmak Güzeldir
Yazan:

malirehberim

Mali konular ve muhasebe ile alakalı güncel mevzuat bilgileri için Mali Rehberim en doğru adrestir.

Tüm yazıları gör