FED’in Tapering Açıklaması ve Jackson Hole Ekonomi Politikası Sempozyumu
Konuya tapering kavramının ne olduğunu açıklamak ile başlayalım. Tapering, merkez bankalarının niceliksel genişleme olarak bilinen QE (quantitave easing) politikasının tersine çevrilmesini sağlayan; parasal teşvik döneminin bitmesini ortaya koyan ve daralma olarak tabir edilen bir politikadır.
QE programları ekonomik büyümenin teşvik edilmesi için uygulanır fakat uzun süren bu politikanın etkisi ile enflasyon ortaya çıkar. Merkez bankalarının aktör olduğu bu uygulama ile likidite, borçlanma ve harcamalar artar. Genişleme genel olarak; merkez bankasının bono, hazine varlığı, hisse senedi alımı ile gerçekleşir, kredi hacmi genişler, para arzı artar ve büyüme hedeflenir.
QE’nin tersine, tapering politikası ile merkez bankaları varlık alımlarını azaltmaya başlar. Bunun için bir takvim belirler.
FED, pandemi sürecindeki sorunları ortadan kaldırmak için Mart 2020’den başlayan bir niceliksel genişleme politikası uyguladı. ABD hükümeti pandeminin yaralarını sarmak için her ay 120 milyar dolar değerinde varlık satın aldı. Daralma ile birlikte merkez bankaları bilançolarına varlık eklemeyecek, bunun yerine elindeki varlıkları satmaya başlayacaktır.
Tapering etkisi ile sistemden para çekilir, borç verenler daha seçici olmaya başlar ve piyasada “taper tantrums” denilen bir paniğe yol açabilir.
FED, 2008 krizi sonrası hazine menkul kıymetlerini ve ipoteğe dayalı menkul kıymetler satın almaya başlayacağını ortaya koyan QE1, QE2, QE3 olmak üzere üç alım turu olacağına ve Mayıs 2013’den sonra varlık alımlarını azaltacağına dair bir açıklama yapmıştı. Niceliksel genişleme sürecinde ekonomik büyümeyi teşvik etmek için likidite artırıldı ve tüketicilerin harcama yapmasına izin vermek için kredi verme teşvik edildi. Mayıs 2013’den sonra ise 10 yıllık hazine getirileri azalmaya başladı.
Dönelim günümüze; FED pandemi ile birlikte gecelik gösterge faizini sıfıra yakın bir düzeye getirirken, enflasyonda ve istihdam oranlarında olumlu bir gelişme sağlanana kadar ayda 120 milyar dolarlık bir devlet tahvili almaya devam edeceğini açıklamıştı. Eğer FED, sonbaharda varlık alımlarını azaltmaya başlarsa bu süreci yedi ila dokuz ay sürdürme ihtimali var. Goldman Sachs’a göre varlık alımları toplantı başına 15 milyar dolar azaltılabilir ve Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) bu açıklamayı 22 Eylül ya da 3 Kasım tarihinde yapabilir. Daralma sona erdikten sonra ise 2023 yılında FED’in faiz artışına gideceği noktasında bir beklenti var. Burada önemli olan; sürecin başlamasından öte, bu politikanın açıklanması yani sinyalin verilmesidir. Tapering ile likidite azaldığından doların ulusal para karşısında değer kazanması mümkündür. Burada önemli olan durumlardan bir tanesi de Covid-19 vakaları ve delta varyantıdır. Geçen hafta Powell’ın delta varyantından kaynaklı daralma takviminin ertelenmesi yönünde yaptığı açıklama ile altının onsu 1.800 USD’nin üzerine çıktı. Dolayısıyla altının fiyatında delta varyantının etkisi, tapering takvimi gibi etkenler aktör olacaktır.
Yarın (27 Ağustos) Jackson Hole Ekonomi Sempozyumu toplantısı var. FED Başkanı Powell’ın tapering ile açıklamaları fazlasıyla değer kazanıyor. Ekonomistlere göre, Covid-19 pandemisinin ekonomiye yönelik risklerinin devam etmesi sebebiyle Powell’ın tapering ile ilgili olarak yönlendirici bir açıklama yapması beklenmiyor.
Cengizhan Topçu
cengizhantopcu@yahoo.com
Diğer yazılar için bu bağlantıya tıklayabilirsiniz.
Kaynakça
https://www.investopedia.com/terms/t/taper-tantrum.asp
https://www.schwab.com/resource-center/insights/content/fed-tapering-will-it-be-different-this-time
https://www.thetimes.co.uk/article/goldman-cuts-odds-on-fed-tapering-3zbs5v02n
https://economictimes.indiatimes.com/markets/stocks/news/fed-officials-grapple-over-timeline-for-tapering-asset-purchases/articleshow/85261643.cms